Türk vatandaşlarının yaşadığı vize sorunu giderek büyüyor. Turizm, iş, sanat, spor, sıhhat ya da eğitim için Avrupa’ya gitmek isteyenlerden vize alamayanların oranı yükseliyor. Seyahat acenteleri de, Büyükelçilik ve Başkonsolosluklarda vize süreci yapan şirketlerden randevu alamıyor. İltica taleplerinin artmasının da tesiri ile müracaatların büyük kısmı reddediliyor, 180-230 Euro ortasında ödenen fiyatlar yanıyor.
Randevu alınıp müracaat yapılsa ve elçiliklere tüm evraklar eksiksiz verilse dahi, Türk vatandaşlarının Avrupa Birliği (AB) üyesi ülkelere turistik seyahat için almaları gereken Schengen vizesinde bekleme mühleti uzarken, ret oranları da yükseldi. Memleketler arası kongre ya da sanat aktifliği için de Türklere vize verilmiyor.
RED ORANI YÜZDE 60’I BULDU
Türkler bilhassa Almanya, Fransa, İtalya, Polonya üzere ülkelerden çok güç vize alıyor. Shengen vizesi alanlar da hangi ülkenin büyükelçiliğinden bu vizeyi aldıysa birinci olarak o ülkeye gitmediği taktirde düşünce yaşıyor ve giriş kapılarından geri çevrilebiliyor. ABD de çok geç randevu veriyor ve son 3-4 yıl içinde ülkesine gitmemiş şahısların müracaatlarında tereddütlü davranıyor. Son 15 yıl içinde yaklaşık bir milyon kişinin vize alamadığı ve yaklaşık 80 milyon Euro vize parasının yandığı belirtildi. AB Komitesi tarafından yayınlanan istatistiklere nazaran 2024 yılında Türkiye’deki konsolosluklar aracılığı ile toplam 1 milyon 174 bin vize başvurusu yapıldı. Her 100 müracaattan en az 30’u reddedilirken birtakım ülkeler açısından ret oranı yüzde 50-60’ları buldu.
Utku Çakırözer
‘Ülkenin prestiji kalmadı’
Aracı firmalar vize talebinin her yıl yüzde 25 civarında artmasına karşın randevu sayısının yıldan yıla azaldığını vurguladı. CHP Eskişehir Milletvekili ve TBMM Dışişleri Kurulu Üyesi Utku Çakırözer ise, “Yüzbinlerce yurttaş vize sıkıntısı çekiyor. Öğrenciler, sanatkarlar, hastalar, iş insanları, atletlerimiz hiçbiri gidemiyor. Yüz binlerce vatandaşımız ret yediği yetmezmiş üzere, toplam 3.5 milyar lira parası da vize reddi gelince çöp oldu, ülkenin prestiji kalmadı’’ dedi.