Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Lideri Ali Babacan, Eskişehir ziyaretinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Babacan, önümüzdeki süreçte seçim stratejilerini üçüncü bir yol olarak belirlediklerini söyledi. Vatandaşı iki kutuplu siyaset anlayışından kurtarmak istediklerini söz eden Babacan, vatandaşın tercih yelpazesini geliştirmek istediklerini belirtti. Babacan, temmuz ayında minimum fiyata orta artırım yapılması gerektiğini söyleyerek emekli maaşlarına ve minimum fiyata gerçek enflasyon oranında artırım yapılması davetinde bulundu. Babacan, şunları kaydetti:
“ÜÇÜNCÜ YOL” AÇIKLAMASI
*Ekrem İmamoğlu’nun diploması 18 Mart akşamı iptal edildi. Ben çabucak o gece kendisini arayıp geçmiş olsun dileklerimi ilettim. Sonraki sabah da üç başka davayla kendisi gözaltına alındı ve tutuklandı.
*Tutuklanma hadisesinden çabucak sonra Saraçhane’ye gittim. Orada Sayın Genel Başkan Özgür Özel’e geçmiş olsun dileklerinde bulundum. Ayrıyeten farklı vakitlerde farklı milletvekili arkadaşlarımız Sayın İmamoğlu’na gittiler Silivri’de ziyaret ettiler.
*Baktığımızda Türkiye’de evet 2023 seçimlerinde Altılı Masa kurulmuştu. Fakat şu anda CHP’nin yeni idaresinin stratejisi biliyorsunuz tabanda ittifak. Lakin CHP olarak yalnız yürüyelim. Bu türlü bir stratejisi var. Bizim de stratejimiz ekim ayından bu yana artık Türkiye’yi iki kutuplu siyasete mahkum etmek istemiyoruz.
*Türkiye’de ya onu seçeceksin ya da bunu seçeceksin öteki da tercihin yok kardeşim. Seç birini’ ikileminden kurtarmak istediğimizi ortaya koyduk. Ve bu formda de ekim ayından beri artık yeni bir yol, üçüncü bir yol oluşturmayla ilgili ağır bir uğraşımız var. Bu halde çalışmalarımıza devam ediyoruz.
*Önemli olan önümüzdeki seçimlere kadar vatandaşların karşısında güçlü, farklı ve Türkiye’yi yeterli yönetebilecek seçenekler olması. Vatandaşlarımızın tercih yelpazesinin geliştirilmesi. Bizim stratejimiz şu anda bu.
EKONOMİYE VURGU YAPTI
*Şu andaki iktidar iş başında olduğu sürece yani ülkede hukuksuzluk, adaletsizlik olduğu sürece, ülkede iktisat idaresinde şeffaflık olmadığı sürece Türkiye’deki iktisadın ilerlemesi mümkün olmayacaktır. Maalesef üzülerek söylüyorum ki işler berbata gitmeye devam edecek. Daha kötüyü görmeden Türkiye’de düzgünleşme başlamayacak. Zira ülke idaresinin hukuk, adalet diye bir sıkıntısı yok.
*Ülke yönetenlerin şeffaflık diye bir kaygısı yok. Bunlar olmayınca iktisat düzelmez. Yıllarca bu ülkenin Merkez Bankası şeffaf formda döviz alıp satarken, damadın Ekonomi Bakanlığı döneminden bu yana artık bunlar bâtın. Bir vakitler şeffaftı da artık bunu neden karartıyorsunuz? Şeffaflık olmayınca iktisat düzelmez. Zira itimat olmaz.
“YÜKSEK FAİZLE ENFLASYON DÜŞMEZ”
*Bir devletin açıkladığı sayıya şayet beşerler güvenmiyorsa bitmiştir o iş. Beyhude gayret. Yüksek enflasyonu nasıl önleyelim? Yüksek faizle önleyelim. Düşmez. Sayın Şimşek, Sayın Cevdet Yılmaz Mayıs 2023, enflasyon yüzde 30’lardaydı. İki yıl geçti enflasyon hala yüzde 30’larda. Ortada yüzde 70’leri gördü hatta. Niçin düzelmiyor?
*Çünkü yalnızca yüksek faiz demek, parası olanda parayı toplayıp ona faiz vermek. Hele parası olmayan, borçlu olan. Olan onlara oluyor. Borçlu esnafımız, borçlu çiftçimiz yüksek faizin bedelini ödüyor.
*Hazinenin faiz ödemesi 1 trilyon 950 milyar, çiftçiye takviye 135 milyar. Bu biçimde tarım ayağa kalkar mı? Çiftçinin yüzü güler mi? Yüksek faizle enflasyon düşecek sanıyorlar. Olmayacak.
“YAPMAMAK HAK GASPIDIR”
*Enflasyon kaç? Eline kaç para geçiyor? Bu kadar yüksek bir enflasyon periyodunda 2024 yılında 1 Temmuz’u pas geçtiler. 1 Temmuz’u pas geçmek taban ücretliden çalmaktır, emekliden çalmaktır. Şayet bu yıl 2025’te de tekrar pas geçerlerse bir kere daha çalacaklardır. Minimum ücretliden de emekliden de çalacaklardır.
*Dolayısıyla TÜİK’in enflasyonu değil gerçek enflasyon artı refah hissesi kadar maaş artışı hem taban fiyat için hem emekli maaşları için kaidedir. Aslında hakkı tanımaktır, hakkı teslim etmektir. Yapmamak hak gaspıdır.