Uluslararası Para Fonu (IMF) Sözcüsü Julie Kozack, ABD Merkez Bankasının (Fed) gelecek faiz kararlarının kapsamı ve zamanlamasını değerlendirirken hem ABD idaresinin siyasetlerini hem de gelen bilgileri dikkate alması gerekeceğini söyledi. Kozack, düzenlediği basın toplantısında, global iktisattaki gelişmelere ait değerlendirmelerde bulundu.
TİCARET MUAHEDELERİ PİYASALARI ETKİLEDİ
Nisan ayından bu yana global iktisatta ticari tansiyonların şekillendirdiği karmaşık göstergelere şahit olunduğuna değinen Kozack, birinci çeyrekte beklenen tarife artışları öncesinde ithalat ve ihracatta önden yükleme yapıldığını anımsattı.
Kozack, son dataların ticaretin istikamet değiştirdiğine ve önden yüklemenin bir ölçü gevşediğine işaret ettiğini vurguladı.
Bazı ticaret muahedeleri yapıldığını hatırlatan Kozack, ABD’nin çelik, alüminyum ve bakır üzere eserlere yönelik tarifeleri de artırdığını vurguladı.
Kozack, IMF’nin buna ait tüm gelişmeleri değerlendirdiğini ve gelecek hafta yayımlanacak Global Ekonomik Görünüm (WEO) raporunda kapsamlı bir fotoğraf ortaya koyacağını bildirdi.
“ABD’DE ENFLASYONA AİT ÜST TARAFLI RİSKLER VAR”
ABD Başkanı Donald Trump’ın faiz indirimi baskısı altında olan Fed’in gelecek hafta faiz oranını düşürmesi gerekip gerekmediği sorulan Kozack, ülke iktisadının son birkaç yıldır dirençli kaldığını söyledi.
Kozack, iç talebin ölçülü seyrettiğine, tüketici ve iş dünyası itimadının düştüğüne dair datalar de gördüklerini belirterek, birinci çeyrekte ithalattaki önden yüklemenin ekonomik büyüme üzerinde değerli bir tesir yaptığını kaydetti.
ABD’de iş gücü piyasalarının dirençli olduğunu ve işsizlik oranının nispeten düşük kalmaya devam ettiğini söz eden Kozack, enflasyonu da Fed’in yüzde 2 maksadına yanlışsız bir yolda gördüklerini anlattı.
Kozack, lakin enflasyonda üst taraflı riskler olduğunu vurgulayarak, “Bu da son derece bilinmeyen ekonomik ortam göz önüne alındığında Fed’in misyonunun karmaşık olduğu manasına geliyor. Münasebetiyle Fed, bundan sonraki faiz kararlarının kapsamını ve zamanlamasını değerlendirirken, hem ABD idaresinin uyguladığı siyasetleri hem de gelen bilgileri dikkate almak zorunda kalacak.” diye konuştu.
“MERKEZ BANKALARININ BAĞIMSIZLIĞINI SAVUNUYORUZ”
IMF Sözcüsü Kozack, Trump ile Fed Başkanı Jerome Powell arasındaki tansiyon ve Trump’ın bugün Fed’in tartışmalara husus yenilenmekte olan binasını ziyaret edeceğine ait soruyu da yanıtladı.
Kozack, IMF’nin merkez bankalarının bağımsızlığını savunduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
“Bunun merkez bankalarının düşük ve istikrarlı enflasyon üzere amaçlara ulaşabilmeleri için kritik ehemmiyette olduğunu söylüyoruz. Son birkaç yıldır yaşanan dezenflasyon sürecinde gördüğümüz üzere, merkez bankalarının kredibilitesi, enflasyon beklentilerinin çıpalanmasında ve dünya genelinde enflasyonun düşürülmesinde tesirli olmuştur. Elbette bağımsızlığın, kamuya karşı açık bir hesap verebilirlikle birlikte var olması da kıymetlidir.”
Kozack, ABD’de geçen hafta maddeleşen ve kısaca GENIUS olarak isimlendirilen sabitcoin düzenlemesine yönelik soru üzerine ise sabitcoinlerin daha ucuz ve daha süratli hudut ötesi ödemeler, artan finansal iştirak ve daha fazla portföy çeşitlendirmesi dahil çeşitli yararlar sağladığını tabir etti.
Uygun bir siyaset çerçevesi altında düzgün bir formda düzenlenmedikleri takdirde sabitcoinlerle ilgili operasyonel risklerin de olduğunu lisana getiren Kozack, GENIUS yasasının potansiyel tesirlerini değerlendirdiklerini anlattı.