TBMM İçişleri Kurulu Üyesi ve AKP İstanbul Milletvekili Azmi Ekinci, terör örgütü PKK’nın silah bırakıp fesih ilan etmesini eski Irak Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin televizyon kanalında kıymetlendirdi.
“SAYIN ÖCALAN’A TEŞEKKÜR EDİYORUM”
“PKK terör örgütü diye şu ana kadar tanımladığımız bir örgütün silah bırakma kararını alması, kendini feshetmesi Türkiye için ve bölge için son derece olumlu, kıymetli bir gelişmedir” diyen Ekinci, “Öncelikle bu hususta sorumluluk almış olanlar, başta sayın Devlet Bahçeli olmak üzere ki kendisi değerli bir risk aldı ve büyük riskleri göze alarak 22 Ekim’de bir çıkış yaptı, yeniden sayın Cumhurbaşkanımız onu destekler mahiyetinde açıklamalar yaptı ve sonuna kadar ardında durdu. Ardından sayın Öcalan’a yapılan çağrıya karşılık, kendisi de olumlu yanıt verdi ve dün itibariyle PKK’nın yapmış olduğu açıklamada fesih kararını almış olması son derece değerli bir durumdur. Bu işte emeği geçen herkese çok teşekkür ediyoruz” tabirlerini kullandı.
“ÖRGÜT SAYIN ÖCALAN’I DİNLER”
Ekinci, PKK’nın silah bırakma kararından vazgeçmesi üzere bir derdinin olup olmadığıyla ilgili soruya ise şöyle karşılık verdi:
“Bu örgütün kurucusu sayın Öcalan. Kurucusu ve önderi bir davet yaptı. PKK’nın miadını doldurduğunu, 90’lardan itibaren tekrara düştüğünü ve işe artık bir kan davası formundaki yaklaşımla PKK’nın anlamsız bir hale düştüğünü söyledi. Münasebetiyle kendisini feshetmesi gerektiğini ilan etti. Yani aslında Abdullah Öcalan açısından bu örgütün kurucusu olan önder tarafından bu örgüt bitmiştir.
Abdullah Öcalan’ın telaffuzundan sonra PKK ve bileşenlerinin buna itiraz edeceğini zannetmiyorum fakat olsa bile bu saatten sonra bu şahıslar marjinalleşir ve eriyip gitmeye mahkûm olurlar ve başarılı da olamazlar. Macun tüpten çıkmış durumda. Bundan sonra kim buna karşı durursa, bu rüzgâra karşı durursa o biter.
“DEMİRTAŞ SİYASETE DÖNÜŞ YAPABİLİR”
“Yakın bir devirde Salahattin Demirtaş üzere isimlerin de tekrar siyasi hayata dönmesi, tutukluluklarının bitmesi mümkün olabilir mi?” sorusunu Ekinci şu biçimde cevapladı:
“Yeni bir anayasa problemi, yani Türkiye Büyük Millet Meclisi merkezinde yapılacak olan çalışmalar. Ardından yapılan anayasanın, ki birtakım değişiklikler yapıldığında daha evvel cürüm sayılan birtakım şeyler artık bundan sonra cürüm olmayacak.
O günkü kaideler ortadan kalktığı için Demirtaş’a hala hatalı muamelesini yapmak hakikat olmaz.
Yani kişi kendi yanlışından vazgeçince sen hala o yanlışta duruyorsun halinde muamele etmenin manası yok. Bu dünyanın hiçbir yerinde olmamıştır, olmaz da. Bu akılsız ve mantıksız bireylerin yapacağı bir şeydir.
Salahattin Demirtaş hangi hatalardan ceza aldı, bugünkü oluşan konjonktürde o günkü kaideler ortadan kalktığı için Selahattin Demirtaş’a hala hatalı muamelesi yapmak yanlışsız olmaz.
Kaldı ki kendisi de sürecin başından sonuna kadar takviye oldu ve bunu tekraren açıkladı. Bundan sonraki süreçte de buna katkı sağlayacağını düşündüğüm bireylerden birisidir Türkiye siyasetinde. Siyasete dönüş de yapabilir, siyasete aktör de olabilir Demirtaş ve ona emsal şahıslar.”
“BAHÇELİ DE YENİ ANAYASAYLA TAÇLANDIRMAK İSTİYOR”
Ekinci, sürecin devamında atılacak adımlarla ilgili de yeni anayasayı işaret etti:
“Bugüne kadar teröre sebep olan ve terörün kendisine sebep ve münasebet olarak aldığı talep ve istekleri neyse, bugün kendisini fes ettikten sonra o talep ve istekler bundan sonra masada konuşulacak.
“Sadece terör örgütünün değil, Kürt halkının bugüne kadar birtakım talepleri ve istekleri vardı. O talep ve istekler yeniden mecliste konuşulacak ve meclis ortamında bütün partilerin iştirakiyle bu sorunlar enine boyunca tartışılıp Sayın Cumhurbaşkanımızın da öteden beri söylemiş olduğu, Sayın Bahçeli’nin de çağrılarında daima değinmiş olduğu demokratik ortamda bir anayasa imaliyle bu iş sonuçlandırılacak, taçlandırılacak.