Fırtına Vadisi Yok Olmasın Platformu, Karıncalar Karadeniz Dayanışması, Ömür İçin Yasa İnisiyatifi, Toprağımızı Vermiyoruz Kampanyası üyelerinin de ortasında bulunduğu çok sayıda tabiat savunucusu, “Yaban hayatı satılık değildir” sloganıyla ihalenin iptali için Rize 12. Bölge Müdürlüğüne dilekçe verdi. CHP ve Saadet Partisi temsilcileri de aksiyona takviye sundu.
“TÜM CANLILARIN CANINI İHALE MASALARINDA SATAMAZSINIZ”
Platform ismine basın açıklaması yapan Aslı Kahraman Eren, ihaleye şu sözlerle reaksiyon gösterdi:
“Doğayı ve tabiattaki canlıları siz mi var ettiniz de katlediyorsunuz? Ağaçları siz mi diktiniz de kesiyorsunuz? Yaylaları siz mi var ettiniz de madenlere peşkeş çekiyorsunuz? Tüm canlıların canını ihale masalarında satamazsınız. Yüreğinde vicdan olan herkesi dağlarımızı, topraklarımızı, su havzalarımızı ve yaban hayatını muhafazaya davet ediyoruz. Bu, gençlerimizin geleceğine sahip çıkmaktır.”
Eren, TBMM’de geçen günlerde kabul edilen “işgal yasası”nın yaylaları ve tarım alanlarını maden şirketlerine açacağını anlatarak, bunun göçü, etraf tahribatını ve sıhhat meselelerini artıracağını söyledi.
“EKOSİSTEMİN KESİMİ OLAN DAĞ KEÇİLERİ KATLEDİLEMEZ”
Eren, çengel boynuzlu dağ keçilerinin ekosistemdeki ehemmiyetine dikkati çekerek, “Tarım ve Orman Bakanlığı, 11 Ağustos 2025’te Çamlıhemşin, Kaçkar ve İkizdere’de bu hayvanların avlanması için ihale yaptı. Zati yol çalışmaları, taş ocakları, su kirliliği, orman tahribatı ve madencilik baskısı altında olan Fırtına havzasında bu adım kabul edilemez. Bu ihale derhal iptal edilmelidir” dedi.
“İliç ve Soma facialarını unutmadık” diyen Eren, siyanürlü madenciliğin kanser olaylarını artıracağını belirterek, “Türkiye’nin yaylaları, ormanları, tarım toprakları ve dereleri rant konusu olamaz. Yaşamak her canlının hakkıdır” kelamlarıyla açıklamasını tamamladı.