Fırat Fıstık
Banka dolandırıcılığı son yıllarda çokça rastlanan binlerce mağdurun olduğu ve yüzlerce soruşturma belgesi ve mahkemelerle devam eden bir olgu.
Mağdurların sayısı gitgide artıyor zira internet ortamındaki dolandırıcılığın boyutları her geçen gün genişliyor. Kimi bir sabah kalktığında hesabından yüzbinlerce liralık kredi çekildiğini öğreniyor, kimi ise hesaplarından farklı ölçüde paranın üçüncü şahıslara havale edildiğini.
Mahkemeler sürerken iki mahkemede bu bahiste emsal kararlar alındı. Bu kararlardan biri Ankara Tüketici Mahkemesi’ne ilişkin. Hüseyin Atay 4 Mayıs 2024’te kendi isteği dışında banka hesabına giriş yapıldığını ve hesabından 329 bin lira kredi kullanıldığını fark etmişti. Bu para birebir vakitte üçüncü bireylere aktarılmıştı.
Atay, olayı öğrenir öğrenmez mahkemenin yolunu tuttu. Mahkemede kayıtlar, bildirimler ve yapılan transferler değerlendirildikten sonra uzman raporu hazırlandı. Rapor mağdur Atay’ın lehineydi.
“TÜM GÜVENLİKTEN BANKA SORUMLUDUR”
Raporda bankaların güvenlik tedbirlerinin yalnızca girişle hudutlu olmadığı ve tüm süreçleri kapsadığı vurgulandı. Dolandırıcılık teşebbüslerinin tamamını takip etme ve denetleme vazifesinin bankada olduğuna dikkat çekildi.
Bununla da hudutlu kalmayarak bankanın tüm doğrulamaları yaptıktan sonra transfer süreçlerini gerçekleştirmekle yükümlü olduğu, onay süreci işletmeden yapılan süreçlerin bankanın sorumluluğunda olduğu hatırlatıldı.
Yani uzman raporu açıkça “Banka tüm güvenlik tedbirlerini almadı” dedi. Artık 23 Ekim’de karara çıkacak olan mahkemenin, mağdur Hüseyin Atay lehine karar vermesi bekleniyor.
BANKA BORCU İSTEDİ MAHKEME ‘BORÇ YOK’ DEDİ
Bir öteki mağdur da tekrar bankayla karşı karşıya gelerek mahkemelik oldu. Mağdur, isteği dışında hesabına giriş yapılarak 123 bin lira kredi çekildiğini belirtti. Ancak banka ise ileti üzerinden doğrulama yapıldığını belirterek bu krediyi tahsil etmek istiyordu.
Bafra 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, tüm kanıtları inceleyerek karar verdi. Mahkeme aldığı emsal kararda, mağdurun kendi isteği dışında çekilen binlerce liralık krediyi ödemesine gerek olmadığına hükmetti. Yani mahkeme “Mağdurun borcu yok” dedi. Bu karar da istinaf süreçlerinde onanırsa emsal karar olma özelliği taşıyacak.