Diyarbakır’da yaşayan 20 yaşındaki ilahiyat öğrencisi Hafize Sena Düzgün’ün cansız vücudu hastane bahçesindeki ağaçta asılı halde bulunmuş, yapılan aramalarda Düzgün’ün bıraktığı birkaç nota rastlanmıştı.
Hafize Sena Düzgün’ün bıraktığı iletilerden tıpkı kurumda araştırma vazifelisi olarak çalışan A.P. ile bir duygusal bağ yaşadığı ortaya çıkarken, mektupta A.P. için ‘mezarıma gelmesin’ sözlerine yer verilmişti. Kelam konusu olayın toplumsal medyada infial yaratmasının akabinde idari soruşturma başlatan Dicle Üniversitesi, A.P.’nın açığa alındığını açıklamıştı.
MEZAR YERİ UYGUN BULUNMADI
Günlerce konuşulan olay hakkında dikkat çeken yeni bir gelişme yaşanırken, Düzgün’ün birinci olarak Mardinkapı Mezarlığı’na yapılan defni için “Buraya uygun değil” raporunun verildiği ve genç kızın cansız vücudunun Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Mezarlıklar Müdürlüğü takımlarınca Çiftehavuz Mezarlığı’na taşındığı öğrenildi.
Mezarlığın taşınma nedeni hakkında resmi bir açıklama yapılmazken, karar toplumsal medyada reaksiyonlara neden oldu.
MEKTUBUNDA HOCASINI İŞARET ETMİŞTİ
Notta, “Bütün elbiselerimi yardım kuruluşlarına verin. Kitaplarımı üniversiteye, oyuncaklarımı yuvaya, balığı Ahmet’e. Benden hiçbir şey kalmasın bu dünyada. Mezarımda tek bir çiçek dahi istemiyorum. Mezar taşım dahi olmasın. Hiç kimse 5 dakikadan fazla kalmasın mezarın başında. Ağlamak isteyen konutuna gitsin, annem de dahil. Cenazemde herkes bir tane sigara içsin. Ve asıl sorun Ahmet asla mezarıma gelmesin. Telefon şifrem 194650, ne yapıyorsanız yapın” tabirleri yer almıştı.
