Bursa-Osmangazi’de Faik Yılmazipek İlkokulu’nda misyon yapan TÖB-SEN Bursa Vilayet Temsilcisi Serkan Bebek hakkında “Çevreme Hassasım Değerlerime Sahip Çıkıyorum” (ÇEDES) projesi ile ilgili açıklamaları ve “Okul içine tarikat istemiyoruz” pankartı paylaşması nedeniyle Osmangazi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından soruşturma başlatmış ve akabinde da Mollafenari Şehit Sinan Yaylı İlkokulu’na sürgün edilmişti.
MAHKEME SÜRGÜN KARARINI İPTAL ETTİ
Bunun üzerine hak arayışına giren Serkan Bebek, verilen karara itiraz etti. Bebek’i sevindiren haber Bursa 3. Yönetim Mahkemesi’nden geldi. Mahkeme, Serkan Bebek’e verilen cezanın sendikal faaliyet özgürlüğüne açık bir müdahale olduğuna hükmetti ve misyon yeri değişikliğinin hukuka karşıt olduğu gerekçesiyle kararı iptal etti.
TÖBSEN Marmara Bölge Avukatı Kemal Özgür Ehil, mahkeme kararının akabinde yaptığı açıklamada, “Bu karar, sendika üyesi olma, sendikalı çalışma ve sendikal faaliyette bulunma hakkı bakımından emsal niteliktedir” dedi.
“SÜRGÜN EDİLMESİ BÜSBÜTÜN KEYFİ BİR İŞLEMDİR”
4688 sayılı Kamu Vazifelileri Sendikaları ve Toplu Kontrat Kanunu’nun 18. unsuruna atıfta bulunan Uzman, “Kamu vazifelileri, iş saatleri dışında ya da patronun müsaadesiyle iş saatleri içinde sendikal faaliyetlere katıldıkları için idari yaptırımla karşı karşıya bırakılamaz. Bu anayasal bir güvencedir” sözlerini kullandı.
Yetkin ayrıyeten, tıpkı kanunun 18/2. fıkrasına nazaran, sendika temsilcisinin vazife yerinin açık ve haklı bir münasebet olmadan değiştirilemeyeceğine dikkat çekerek, “Müvekkilimiz Serkan Bebek’in sürgün edilmesi büsbütün keyfi ve hukuka karşıt bir süreçtir. Mahkeme bu durumu açıkça tespit etmiş ve kararı iptal etmiştir” dedi.
“SADECE BEN DEĞİL SENDİKAL HAKLAR DA KAZANDI”
Görev yeri değişikliği iptal edilen Serkan Bebek ise, yaşadığı süreci şu sözlerle özetledi:
“Bir buçuk yıl içinde iki sefer sürgün edildim. Evvel Muş’tan Van’a, akabinde Bursa Osmangazi’de öbür bir okula. Halbuki sürgün edilen ben değil, halkın sahip çıktığı mücadelemdi. Bu kararla yalnızca ben değil, sendikal haklar da kazanmış oldu. Ben çocuklarıma onurlu bir miras bıraktım. Bu kararı verenler ise kendi çocuklarına utanç dolu bir evrak bıraktı. Bu, hukukun verdiği net bir yanıttır” sözlerini kullandı.