CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Afyonkarahisar Ceza İnfaz Kurumu’nda İBB soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İpek Elif Atayman’ı ziyaret etti.
CHP lideri Özel, Afyonkarahisar Ceza İnfaz Kurumu’nda İBB soruşturması kapsamında tutuklu bulunan İpek Elif Atayman’ı ziyaret etti. Özel, ziyaret sonrası yaptığı açıklamada, “Afyon’dayız. Dün akşam daima birlikte 14 kilometrelik Kurtuluş Yolu’nda Zafer Yürüyüşü’nü gerçekleştirdik.
Ve bugün sabah, güneşin birinci saatleriyle birlikte Kocatepe’den ayrıldık. Doğal bugün 26 Ağustos. Hem Büyük Taarruz’un yıl dönümü, hem Malazgirt Meydan Muharebesi’nin yıl dönümü. Malazgirt Meydan Muharebesi’nin 954’üncü yılındayız. Anadolu’yu Türklere vatan yapan Alparslan’ın, hem de daha sonra burayı düşman işgalinden kurtaran Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi huzurlarında bir sefer daha hürmetle eğiliyoruz” dedi.
Özel, şöyle konuştu:
-İstanbul Büyükşehir Belediyesi davasında biliyorsunuz bir zulüm sürüyor. O zulmün ayaklarından bir tanesi de Afyon, hususla hiç alakası olmadığı halde. Afyon Cezaevi, cezaevindeki yoğunluk gözetilerek soruşturmayı yürüten savcı tarafından, bu cezaevlerini çok düzgün bildiğini söyleyen ve bu bilgisini şöyle kullanan, ‘Ben Türkiye’deki tüm cezaevlerini çok yeterli bilirim’ diyen, geçmişte cezaevlerinde misyon yapmış bir kişi tarafından… Nerede yoğunluk varsa oraya yolluyor arkadaşları. O yüzden de İpek Elif Atayman buraya geldiğinde biliyorsunuz, bir hafta mühletle yerde yattı.
– Cezaevi idaresinin bir dahli yok bunda. Onlar ne İpek Elif Atayman’ı bilirler, ne İBB soruşturmasını bilirler. Dolu bir koğuşa, 20 kişilik bir koğuşta 26 kişinin yattığı bir koğuşa İpek Elif Atayman’ı yolladılar.
-Ve 6-7 gün yerde yatıp, bu kamuoyu tarafından öğrenilip reaksiyonlar yükselince yeni düzenlemelerle artık olağan bir halde yatıyor. Fakat biz burada hem İpek Hanım ismine hem öbür arkadaşlar ismine ne Düzce’deki, ne Kocaeli’deki, ne Buca’daki, ne Afyon’daki cezaevindeki ne yöneticileri ne çalışanları mesul tutmuyoruz, tersine kendilerinden razıyız.
“ÇOK ONURLU BİR DURUŞ SERGİLİYOR”
Ama savcı en kalabalık yere, çocuklarından uzağa, insanları ailelerinden, annelerinden, babalarından uzağa getirdiğinde…
-Elif Hanım’ın annesi babası 84-85 yaşında ve 15 günde bir kapalı görüş var, ayda bir defa açık görüş var. Bunlara gitmek için bu kadar yolu gelmeleri lazım. Evladı bu kadar yolu gelmesi lazım. Ve cürmü ne biliyor musunuz? Ekrem İmamoğlu’na iftira atmamak.
-Savcı diyor ki: ‘Sen İBB’de, Medya A.Ş.’de misyon yapmışsın. Gel, İmamoğlu’na şu suçlamayı yap.’ O da diyor ki: ‘Olmayan bir şeyi nasıl yapayım? Ben onurla, gururla çalışmışım. Artık nasıl iftira edeyim? Yarın öbür gün ben bu iftiranın altından nasıl kalkarım?’ O denli mi? Sana ‘İyi yolculuklar’ diyorlar.
-Geçiyorlar odalarına ve cezaevine döndüğünde bir bakıyor: doktor kontrolü var, sevk var. Sonra küçücük kafes üzere bir yerde, dışarıdan şifreyle açılan bir aracın içinde, kafes üzere bir yerde 8,5 saat.
-Elinde kelepçe. Nereye kaçacak aracın içinden? Üstüne kapı kapalı olduğu halde. Araca bindirilirken halini görüp de ‘Ya kaç saat yol gidecek bu bayan, ne yiyecek?’ deyip infaz muhafaza memurlarının verdiği bir ekmek. O ekmeği elinden kırıp yiyerek 8 saatlik seyahatle buraya geliyor.
-Suçu: İmamoğlu’na iftira atmamak. Cezası: Çocuğundan, annesinden, babasından farklı Anadolu’nun bir yerinde, bir cezaevinde bu cezayı çekecek. Daima haber yolluyorlar: ‘Yılarsa, gelirse, İmamoğlu’na iftira atarsa özgür kalabilir.’ Elif Hanım da çok onurlu bir duruş gösteriyor. Öteki cezaevlerine serpiştirilen bütün bayan mahkûmlar da onurlu bir duruş gösteriyorlar. İftira atmıyorlar. İtiraf edecekleri bir cürümleri yok ve iddianameyi bekliyorlar. Biz de bekliyoruz.
-Bana cezaevinde soruyorlar arkadaşlarımız: ‘İşte yöneticilerin bir şikayetleri var mı?’ Bizim idareden, mönetimden değil lakin bu zulüm sisteminden şikayetimiz var. Günü gelince bu zulüm nizamı sorgulanacak.
-Ve size söyleyeyim, daha evvel bunları söyledim. Silivri Cezaevi’nin önünde dedim ki: ‘Bu hâkim Özese yargılanacak zira suçlu’ ve günü geldi, yargılandı, cezaevinde yatıyor. Artık söylüyorum: Bu zulmü yapanlar yargılanacaklar zira hata işliyorlar. Tekrar bundan lakin bir yıl sonra, iki yıl sonra, üç yıl sonra… İnsanları aileleri üzerinden terbiye etme ve iftira atmaya zorlayan bu rejim yargılanacak. Bunu yapanlar, yaptıranlar yargılanacak. Biz de bunu daima birlikte göreceğiz.
-Ben Afyonlu hemşehrilerime misafirperverlikleri için bir kere daha teşekkür ediyorum. Artık yarın 50’nci mitingimizi yapacağız. Bu sefer 50’nci miting, hafta içi çarşamba akşamları mitingler kapsamında İstanbul’da ve Beyoğlu Belediyesi’nin önünde, Türkiye’nin birinci belediyesinin önünde yapılacak.
-Osmanlı periyodunda İstanbul’un birinci belediyesinin önünde yapılacak. Yarın akşam ellinci mitingde hem İstanbulluları hem bu zulme itiraz eden herkesi, bütün demokratları kesinlikle ve kesinlikle mitingimize davet ediyoruz. Alışılmış 50’nci miting son miting değil. Sonuç alana kadar devam edeceğiz. Yapılanlar miting değil; özgürlük ve adalet talebiyle birer aksiyondur. Bu aksiyona yüreğinde bu olan bitene itiraz oluşan herkesi davet ediyoruz.”
Özel, Afyonkarahisar’da yapılması planlanan mitinge ait gazetecilerin sorularını, “Ekim ayının ortalarında yapacağız. Kesin tarih aşikâr olunca vilayet liderimiz basın açıklamasıyla ilan edecek” diye yanıtladı.
Özel, İpek Elif Atayman’ın koğuş şartlarının sorulması üzerine ise “Altı yedi gün birinci geldiğinde yerde yatmıştı.
-Sonra bu toplum tarafından büyük bir reaksiyonla karşılanınca düzenleme yapıldı. Artık 20 kişilik yerde 20 kişi yatıyorlar. Herkesin ranzası var. Lakin daha evvel, o İstanbul’daki savcının buraya dolu bir koğuşa yollamasıyla birinci 6-7 gün yerde yatmıştı” cevabını verdi.