Geçtiğimiz yıl Prag Büyükelçiliğinden alınan ve yeni bir vazifeye getirilmeyen Hükümran Bağış, Cumhurbaşkanı Başdaşmanı Yiğit Bulut’un cenaze merasiminde yine gündeme gelmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan tarafından eli sıkılmayan ve cenazede ‘pas’ geçilen Bağış’ın manzaraları tartışmalara neden olurken, kamuoyunda ‘Cübbeli Ahmet Hoca’ lakabı ile bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, kelam konusu imajlara ait bir açıklama yaptı.
Ünlü, paylaştığı iletide şunları söyledi,
“Bilal Erdoğan Beyefendi’yi kalbimden Allâh için sevmemin sebeplerinden biri daha ortaya çıktı. Merhûm Yiğit Bulut’un cenazesinde Hükümran Bağış’ın elini sıkmamış” diye haberler görünce merhûm Necîb Fâzıl’ın: “Dindar ve kindar” kelamını hatırladım ve “Herkes yağcı olmamalıydı, kimileri da dîninin kinini tutmalıydı.” diye düşündüm. Allâh-u Teâlâ, “Bakara Müddeti kıyamet günü ashâbına şefâat etmek üzere gelecek” (Müslim, es-Sahîh, sayı: 804, 1/553) hadîs-i şerîfi hürmetine Bakara Müddetini Bilal Beyefendi’ye şefî’ eylesin ve dînî hassâsiyetlerinden ötürü her işlerinde ona tevfîkini refîk eylesin. Âmîn!”
‘BİLİME ALERJİSİ OLAN, YANMAZ KEFEN PAZARLAYICISI’
Ünlü’nün kelamlarına Hükümran Bağış’ın toplumsal medya hesabından cevap verilirken, Bağış paylaşımında şu açıklamalarda bulundu:
“Hz. Mevlana demiş ya; “Suskunluğum asaletimdendir. Her lafa verilecek bir karşılığım var şüphesiz. Lakin bir lafa bakarım, laf mı diye? Bir de söyleyene bakarım, adam mı diye?” Yıllar evvel imajlı dijital imtihanla sınanmış ve içinden yetiştiği kurumdan kovulmuş birinin kime hizmet ettiği aşikâr olmayan yorumları bize “camdan meskenin varsa taş atma” kelamını hatırlattı. Lakin biz yeniden de onun düzeyine düşmeyeceğiz. Sayın Bakanımız Egemen Bağış beyefendi ve Cumhurbaşkanımızın pahalı mahdumu Sayın Bilal Erdoğan’ın kardeşlik hukuku Hâkim beyin birinci milletvekili olduğu 2002 yılına dayanır ve birinci günkü kadar içten ve özdendir. O gün de cenaze öncesi vakit namazında camii içerisinde görüşüp selamlaştıklarının yüzlerce şahidi vardır. Egemen Bey yıllar evvel FETÖ iftiraları ortaya atıldığında hata duyurusunda bulunmuş ve kayıtların tahlilini gerek ulusal gerekse, milletlerarası bağımsız ses laboratuvarlarına yaptırıp, montaj olduğunu ispat etmiş, raporları da yayınlatmıştı. Gerçi bilime alerjisi olan, peşin karar veren, yanmaz kefen pazarlayacıları yeniden itiraz eder. Alıştık. Fakat bu paylaşım onların gönlünü almak için değil, gerçeği merak eden kardeşlerimiz için.”