Sonyıllarda ‘sağlıklı yaşam’ ve ‘uzun ömür’ kavramları, sadece bir amaç değil, tıpkı vakitte bir hayat usulü haline geldi. Günümüzün en yeni akımlarından biri olan longevity (uzun ömürlülük) yanlışsız beslenme, idman ve zihinsel istikrar üzere sağlıklı ömrün genel kurallarını içeriyor. Özetle yaşlanma suratını yavaşlatmayı amaçlıyor… Bu kapsamda yanlışsız beslenme, ülkü kilo, kaliteli-düzenli uyku, nizamlı sıhhat denetimleri kadar hareketli ömrün da sağlıklı yaş almayı sağladığını belirten Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Derya Uludüz, sistemli antrenmanın anti-aging yani yaşlanma aykırısı tesirlerini şöyle açıkladı:
Prof. Dr. Derya Uludüz
Kronik hastalıklara yakalanma riskiniz azalır
Uzunyaşamak ve sağlıklı kalmak istiyorsanız hareketli bir ömür sürmeniz kural. Sakın saatlerce akıllı telefona, bilgisayara ya da televizyona bağımlı kalmayın. Bir dizi izlemek yerine dışarı çıkıp, açık havada yürüyün. Zira idman yapmak, ömrünüzü uzatmanın en kolay ve tesirli yollarından biridir.
Eğer haftada en az 150 dakika kadar bir süreyi antrenmana ayırırsanız, ömrünüzü yüzde 20-30 oranında uzatabilirsiniz. Bunu bilim insanları söylüyor…
Bu oran, yalnızca kalbinizi sağlıklı tutmakla kalmaz tıpkı vakitte kronik hastalıklara yakalanma riskinizi de azaltır. Yani idman, adeta vücudunuzun sigortası üzeredir.
AZ BİLİNEN FAYDALARI
Egzersizin yararları yalnızca dışarıdan görünen sıkı kaslarla ve güçlü kemiklerle sonlu değil. Asıl sihir, hücrelerinizin derinliklerinde gerçekleşiyor. İşte idmanın bedene yaptığı o sihirli dokunuşları:
Mitokondrileri güçlendirir
Mitokondriler, hücrelerinize güç veren küçük güç santralleridir: Vakitle bu santraller yıpranıp, yorulabilir lakin yanlışsız beslenme kadar antrenmanla de onları tekrar canlandırabilirsiniz.
Mitokondrileriniz ne kadar güçlü olursa, vücudunuz de o kadar enerjik olur ve en değerlisi yaşlanmayı unutur.
İltihabı azaltır
Vücutta daima bir yangın hali olan inflamasyon (iltihaplanma) önemli hastalıkların esas suçlusudur. Kronik inflamasyon; kanser, şeker hastalığı, inme (felç), alzheimer, böbrek ve kalp hastalıklarına neden olabilir.
Egzersiz bu yangını söndürerek kalp hastalıkları, diyabet ve hatta kimi kanser çeşitlerinin riskini azaltır.
Telomerleri uzatır
Telomerler, kromozom hücrelerinizin uçlarındaki gözetici kısımlardır. Bunları hücreleri koruyan kapaklar üzere düşünebiliriz. Vakitle bunlar kısalır, hücreler yaşlanır ve ölür. Fakat şuurlu beslenme kadar antrenman de telomeraz isimli enzimin çalışmasını hızlandırarak telomerlerin daha uzun mühlet sağlam kalmasını sağlar. Telomeraz; hücre içinde var olan, kısalan telomerleri onarıp, kısalmalarını önleyen bir enzimdir. Hücrenin telomer uzunluğu ve telomeraz enzim aktivitesi hücrenin kaç kez bölünebileceğini yani ömür mühletini belirler. Hasebiyle antrenman yaparak hücrelerinize gençlik iksiri sunmuş olursunuz.
Oksidatif gerilimi azaltır
Serbest radikaller, hücrelerinizi yakıp yıkan birer küçük düşmandır. Bunlar hücreleri süratle paslandırıp, yaşlandıran makus moleküllerdir. Lakin merak etmeyin, antrenman, bedeninizin antioksidan ordusunu güçlendirerek, bu düşmanları etkisiz hale getirir. Böylelikle hücreleriniz daha az hasar görür, paslanmaz ve yaşlanma suratınız yavaşlar.
Depresyonu önler
Egzersizyapmak hudut kavşaklarının sayısını artırır, böylelikle beyinde daha fazla irtibat noktası kurulmasını sağlar ve yeni hücreler oluşmasına katkıda bulunur. Bilimsel araştırmalara nazaran bir metni hareket halindeyken ezberlemeye çalışırsanız, bilgi zihninizde çok daha kalıcı olabilir. İdman ayrıyeten ruhsal problemlere da uygun gelir. Sistemli hareket, beyninizin memnunluk kaynağı olan endorfin ve serotonin hormonlarının üretimini artırır. Hasebiyle gerilim, dert ve depresyon riskiniz azalır. Bu da sizi daha keyifli ve daha sağlıklı yapar. Unutmayın, memnun bir zihin, sağlıklı bir bedenin sigortasıdır.