AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, 46 husustan oluşan, ‘Dahiliye Memurları Kanunu ve Kimi Kanunlar ile 375 sayılı Kanun Kararında Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin Meclis Başkanlığına sunulduğunu belirtti.
Güler, “Yurdumuzun iç güvenliğini ve asayişini sağlamak, kamu sistemi ve güvenliğini koruma etmek, cürüm işlenmesini önlemek ve hatalarla gayret etmek, kaçakçılığı engellemek, nüfus ve vatandaşlık hizmetlerini yürütmek ve karayollarında trafik sistemini sağlamak maksadıyla ülkemizde yaşanan toplumsal, ekonomik ve teknolojik gelişmeler göz önüne alınarak İçişleri Bakanlığı’nın misyon, yetki ve sorumlulukları konusunda hukuksal düzenleme yapılması muhtaçlığı oluştu. Bu yüzden kanun teklifimizi hazırladık” dedi.
RUHSATSIZ SİLAH KULLANIMI
Ateşli silah, mermi, bıçak ile savunma emelli olarak kullanılan aletlerin 6136 sayılı kanunda yer alan kararlara tabi olduğunu söyleyen Güler, kelamlarını şöyle sürdürdü;
*Kanun teklifimiz ile bu kanunda düzenleme yapılarak; yurt dışından kayıt dışı olarak getirilen yahut ülkemizde yasa dışı olarak üretilen ateşli silahlara ilişkin ana yahut namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, sistem başı, çıkarıcı, tırnak ve ateşleme iğnesinden oluşan ana yahut balistik değere haiz kesimlerin her biri bu kanun kapsamına alınmaktadır ve müeyyideye tabi tutulmaktadır.
*Bu düzenleme ile münferit yollarla temin edilen silah kesimleri birleştirilerek ateşli silah haline getirilmesinin önüne geçilmesi, bu sayede yasa dışı olarak üretilen silahların terör ve başka kabahat örgütlerinin eline geçmesi önlenerek cürüm ve hatalılara karşı yürütülen faal kararlı gayrete katkı sağlanacağını düşünüyoruz.
*Son yıllarda ülkemizde şiddet olaylarında ruhsatsız silah kullanımı oranının gösterdiği artıştan da yola çıkarak hatalarla faal çaba edilmesi ve cürüm işlenmesinin önlenmesi hedefiyle ruhsatsız silah kullananlara uygulanacak müeyyideyi artırıyoruz.
Güler, kanun teklifinin toplumda ruhsatsız silah temini ve ruhsatsız silahın kullanılmasından kaynaklanacak tehdidin ortadan kaldırılmasına katkı sağlayacağını vurgulayarak, “Bunun yanı sıra toplumda bu vesileyle oluşan cezasızlık algısının da ortadan kaldırılacağını düşünüyoruz. Bununla birlikte, ‘Kurusıkı’ olarak tabir edilen silahların özelliklerinde değişiklik yapmak suretiyle öldürmeye ve yaralamaya elverişli ateşli silah vasfına dönüştürenler hakkında daha ağır bir ceza uygulanmasını öneriyoruz” dedi.
SÜRÜCÜ DOKÜMANLARINA EL KONULMASI TEKLİFİMİ
Güler, yetkisiz çakar kullanımı ile ilgili de düzenleme yaptıklarını belirterek, “2918 sayılı, ‘Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan düzenleme ile trafik tertip ve güvenliğinin sağlanması emeliyle toplum ortasında, ‘çakar’ diye tabir edilen ışıklı yahut sesli ihtar işareti veren aygıtların kullanılması yasak olan araçlarda bulunmasının önüne geçilmesi büyük kıymet arz etmektedir. Bu sebeplerle ihlallere uygulanacak idari para cezalarını ağırlaştırıyoruz. 6 bin 439 TL olarak uygulanan yönetim para cezasını 96 bin TL’ye ve tekrarı halinde 192 TL olarak belirliyoruz. Bu araçları kullanan şahısların şoför evraklarına el konulması ve araçların kademeli olarak süreksiz müddetliğine trafikten menedilmesi konularını da kanun teklifimizde düzenliyoruz” dedi.
“RİSK OLUŞTURAN YABANCILARIN ÜLKE DIŞINA ÇIKARILMASINI ÖNERİYORUZ”
Kanun teklifinin sistemsiz göçle uğraşta aktifliği artıracağını kaydeden Güler, “Kamu nizamı ve güvenliği açısından risk teşkil eden yabancıların ülkemizden mümkün olan en kısa müddette çıkışlarını sağlanması hedefiyle teklifte de kimi düzenlemelere yer veriyoruz. Bu kapsamda 6458 sayılı, ‘Yabancılar ve Milletlerarası Müdafaa Kanunu’nda yapılan düzenlemeler ile hudut dışı etme kararına ve kısa periyot ikamet müsaadesinin reddine yahut iptaline karşı açılan davaların kısa müddette sonuçlandırılması ve bu sayede yasa dışı olarak ülkemize girdiği tespit edilen sistemsiz göçmenlerin mümkün olan en kısa müddette bu ülke dışına çıkarılmasını da yasa teklifinde öneriyoruz. 1952 yılından beri Mesleki Birlik Kurumu biçiminde faaliyette devam eden polis, bakım ve yardım sandığını halihazırda mevcut çalışan emniyet teşkilatı mensuplarına, sandığın öz kaynaklarıyla sağlanan emeklilik, vefat ve maluliyet yardımlarının yanı sıra emeklilik sonrası isteğe bağlı üyelik ve iştirak hissesi sistemiyle tıpkı Ordu Yardımlaşma Kurumu’nda olduğu üzere emeklilik sonrası iştirak, kar hissesi ismi altında ikinci bir emeklilik bağışı ve mevt yardımlarından yaralanma imkanını da öneriyoruz” dedi.
“BELEDİYE BAŞKANLIKLARI CÜRÜM İÇİN ÖZGÜRLÜK ALANI DEĞİLDİR”
Güler, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Mardin Büyükşehir Belediyesi, Batman Belediyesi ve Şanlıurfa’nın Halfeti Belediyesi ile ilgili kararlara ait soruyu kıymetlendiren Güler, “Hukuk devleti uygulamaları içerisinde bu cins kararlar geçmiş periyotlarda de vardı, bundan sonra da elbette bu takdir edecektir. Belediye başkanlıkları hiçbir kişinin hata işleyeceği bir özgürlük alanı değildir. Kabahat işleyen, ceza alan yahut vazifesi sebebiyle soruşturma ve kovuşturmaya tabi bir durum kelam konusu ise Anayasamızın 127’nci hususu kapsamı içerisinde İçişler Bakanlığımız gerekli takdir ve gerekli uygulamayı yapacaktır” tabirlerini kullandı.
Leave a Reply