Memleket Partisi Genel Lideri Muharrem İnce toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Türk siyaseti sancılı bir devirden geçmektedir. Kısır tartışmalar, siyasetin var oluş sebebi olan vatandaşın kederini çözme fonksiyonunu perdelemekte, gerçekte hiçbir işe yaramayan siyasi kamplaşmalar ve polemikler, siyasi safları sıkılaştırırken memleketin meselelerinin tahlilini ötelemektedir” tabirlerini kullandığı paylaşımında şunları kaydetti:
“İKİ KUTUPLU SİYASET HİÇ İSTMEDİĞİNİN KARŞISINDAKİNE OY VERMENİ DAYATMAKTADIR”
“Siyaset, fikir ayrılıklarından çok inatlaşmanın aracı haline dönüşmekte, seçmen ne olursa olsun, ne söylenirse söylensin, ne yapılırsa yapılsın en istemediği kampın karşısına oy vermekte, böylece siyaset iki kutuba hapsolmaktadır. Halbuki demokrasi geleneğimiz çok çeşitli renklerin siyaset sahnesinde var olması üzerinedir. İki kutuplu siyaset ne olursa olsun ne yapılırsa yapılsın senin hiç istemediğinin karşısındakine oy vermeni dayatmaktadır.
“GEREKLİ OLAN 3. YOLUN TAHKİM EDİLMESİDİR”
Seçmen istemeye istemeye de olsa bir tarafa oy vermeye ve oy verdiği yerdeki saçmalıklara, namussuzluklara göz yummaya mecbur bırakılmaktadır. Memleketi bu iki kutuplu siyaset anlayışından çok süratli bir biçimde çıkarmak lazımdır. Bunun için gerekli olan 3. Yolun tahkim edilmesidir. Her bölümden namuslu insanların bir ortaya geleceği bu yol, ülkeyi içinde bulunduğu çıkmazdan süratli bir formda çıkaracak; adalete, devlete ve kurumlarına olan itimadı yine tesis edecektir.”
https://twitter.com/vekilince/status/1926561788184719526
İMAMOĞLU’NA VE CHP’YE TAKVİYE KELAMI VERMİŞTİ
İnce, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasıyla birlikte Saraçhane’de başlayan protestolara takviye vermiş ve 22 Mart’ta Saraçhane’deki belediye binasının önünde düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada şunları söylemişti:
“Size şunu söyleyeyim, son bir şey söyleyeyim. Bakın, son bir mahallî seçim yaşadık. Bu lokal seçimde Cumhuriyet Halk Partisi’nin genç bir genel başkanı birinci parti çıkardı CHP’yi. Artık önümüzde bir genel seçim ve cumhurbaşkanlığı seçimi var. Ben de yıllarca CHP’ye kırk iki yıl hizmet etmiş bir ağabeyiniz, kardeşiniz olarak önümüzdeki seçimde bu genç genel liderin yine, lokal seçimde olduğu üzere birinci çıkması için var gücümle çalışacağım, kelam veriyorum.
Cumhuriyet Halk Partisi’nin iki cumhurbaşkanı adayı var. Birisi Sayın Kılıçdaroğlu, birisi ben. Yani ikimiz de kaybetmiş cumhurbaşkanı adaylarıyız. Artık bize düşen vazife, CHP’nin yeni cumhurbaşkanı adayının koluna girip onun elini kaldırmaktır. Ben kendi adıma bunu yapacağım, kelam veriyorum.”