Vatandaşın yüzde 55.9’u kredi kartı borcunun asgarisini bile ödeyemiyor

İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından Aralık 2024’te yayımlanan İstanbul Gündemi Araştırması, İstanbul halkının en büyük problemlerini ortaya koydu. Araştırma, İstanbul’da yaşayan 1027 kişinin görüşleri üzerinden derlendi ve İstanbul’un öncelikli problemlerinin trafik, ekonomik zorluklar ve zelzele olduğu belirlendi.

Araştırmaya nazaran, İstanbul halkının %53.3’ü ekonomik problemleri kentin en büyük gündem hususu olarak kıymetlendiriyor. Bu oran, kentteki ekonomik zorlukların ne kadar büyük bir tasa kaynağı haline geldiğini gözler önüne seriyor. Ayrıyeten, araştırmada dikkat çeken bir öbür bulgu ise İstanbulluların %55.9’unun kredi kartı borçlarını minimum fiyatlarda ödediği yahut hiç ödeyemediği istikametindeki datalar. Bu, İstanbul’daki borçluluk durumunun ciddiyetini ve ekonomik zahmetlerin geniş bir kitleyi etkilediğini gösteriyor.

Yüzde 39,1 ”kıt kanaat” geçinebiliyor

Aralık ayında iştirakçilerin yüzde 28,7’si kimi ödemelerini yapamadığını ve borca gittiğini, yüzde 8,4’ü aslında pek geçinemediğini, yüzde 39,1’i ”kıt kanaat” geçinebildiğini belirtirken, geçinebildiğini ve kenara para koyabildiğini belirtenlerin oranı ise yüzde 23,8 oldu.

İstanbul’un birinci 3 sorunu

Araştırmaya nazaran İstanbul’un birinci sorunu sırasıyla trafik, ekonomik problemler ve İstanbul sarsıntısı olarak belirlendi.

Ortalama gerilim düzeyi 6,6

Aralık ayındaki his durumlarını 10 üzerinden değerlendirmeleri istenen iştirakçilerin karşılıklarına nazaran, İstanbulluların ortalama gerilim düzeyi 6,6, telaş düzeyi 5,8 oldu. Ömür memnuniyeti 5, memnunluk düzeyi ise 6 olarak ölçüldü.

2025 Umut Vermiyor

Ayrıca, iştirakçilerin yarıdan fazlası (yüzde 54.4), ekonomik badirelerin yılbaşını eskisi üzere kutlamayı engellediğini söz ederken, 2025 beklentileri de olumlu bir seyir izlemiyor. 2025 beklentilerini pahalandıran iştirakçilerin yüzde 71,6’sı ülkenin ekonomik durumuna ait beklentisini olumsuz olarak belirtti.

2025 yılı için en yüksek olumlu istikamette beklenti aile bağlarında olurken, en olumsuz beklentiyse adalet ve eğitim sistemine ait alanlar oldu. Eğitim sisteminden olumlu beklentiye sahip olan iştirakçilerin oranı yüzde 20.6, adalet sistemlerinden olumlu beklentisi olanlar ise yüzde 16.9 düzeyinde.