Daha genç görünmek ve yaşlanmayı yavaşlatmak için estetik dokunuşlara başvurmak artık kaide değil. Bilim beşerlerine nazaran, genç kalmanın sırrı mutfakta gizli olabilir. Aging US mecmuasında yayımlanan yeni bir çalışma, kimi besinlerin epigenetik yaşlanmayı yavaşlatabileceğini ortaya koydu.
GERÇEK YAŞ DEĞİL, HÜCRESEL YAŞ ÖNEMLİ
Epigenetik yaş, bir kişinin kronolojik yaşından fazla hücrelerinin biyolojik yaşını yansıtan bir kavram. Yani aynaya baktığınızda gördüğünüz yaş değil, hücrelerinizin ne kadar “eski” olduğudur. Araştırmacılar Jamie Villanueva ve Ryan Bradley, bitki bazlı besinlerin bu hücresel yaşlanmayı besbelli formda etkileyebileceğini belirtiyor.
Çalışma, 50 ila 72 yaşları ortasındaki erkekler üzerinde sekiz haftalık bitki bazlı bir diyet programıyla yürütüldü. İştirakçiler tıpkı vakitte uyku, gerilim idaresi ve antrenman konusunda da rehberlik aldı. Sonuçlar; zerdeçal, biberiye, sarımsak, meyveler, yeşil çay ve oolong çayı üzere “metil adaptojen” içeriği yüksek besinlerin, epigenetik yaşı düşürdüğünü gösterdi.
GENÇLİĞİ DESTEKLEYEN GIDALAR
Bilimsel bulgular, mutfakta bulunan birtakım gereçlerin sırf lezzet değil, sıhhat ve gençlik de sunduğunu ortaya koyuyor:
– Zerdeçal: Anti-inflamatuar özellikleri sayesinde iltihap, artrit, göz rahatsızlıkları ve metabolik problemlere karşı tesirli.
– Biberiye: Hafıza, ruh hali ve cilt sıhhati üzerinde olumlu tesirleriyle biliniyor.
– Sarımsak: Doğal bir antibiyotik olarak kabul edilen sarımsak, kalp sıhhatini muhafazaya yardımcı oluyor, enfeksiyonları azaltıyor.
– Meyveler: Antioksidan ve lif bakımından güçlü olan yaban mersini, ahududu ve goji meyvesi üzere seçenekler yaşlanmaya karşı güçlü savunma sağlıyor.
– Yeşil çay: Cilt sıhhati, kilo denetimi ve kalp damar sıhhatine katkıda bulunuyor.
– Oolong çayı: Bilişsel fonksiyonları destekleyen bu yarı fermente çay, çay keyfini sıhhatle buluşturuyor.